Chlamydiosis veya papaÄan ateÅi olarak da bilinen Psittakoz; kuÅlar, insanlar ve diÄer hayvanlarda görülen ve Chlamydia Psittaci bakterileri tarafından neden olunan bir hastalıktır.
Bulgular:
Bulgular,bulaÅmıŠolan kuÅun baÄıÅık sistemin durumuna, türüne, yaÅına ve aynı anda oluÅan diÄer hastalıkların yarattıÄı gerilime baÄlıdır. Psittakozun hafif belirtileri çok az bulgu göstereceÄinden fark edilmeyebilir. Alternatif olarak, çok hafif solunum bulguları ve ishal belirlenebilir.
KuÅlarda:
Bazı kuÅ türleri, diÄerlerine göre bu hastalıÄa karÅı daha hassastır, bunlar cockatieller, muhabbetkuÅları ve lovebirdlerdir. Bazıları yalnızca taÅıyıcı olup hastalıÄın herhangi bir bulgusunu göstermezler, ama onlar, diÄer kuÅlara veya insanlara bakterileri geçirebilirler. BulaÅan kuÅlar, baÄıÅıklık sistemleri herhangi bir nedenden zayıflayıncaya kadar bulgu göstermeyebilirler, bu nedenlerden biri de stres yaÅamalarıdır.
Tipik aÄır bulgular, aÅaÄıdakilerden birini içerebilir:
AÄır olaylarda, etkilenmiÅ olan kuÅ bulaÅmanın hemen sonrasında aniden hastalanır.
- Solunum problemleri: Sinüs enfeksiyonu, nefes zorluÄu, sık sık nefes alma, sesli nefes alma veya burun akıntısı
- Genel saÄlık durumu: Göz akıntısı veya ÅiÅmesi, uyuÅukluk, tüylerin kabartılması, iÅtahsızlık, kilo kaybı, güçsüzlük
- Sindirim sistemi: Sıvı kaybı, poliüri (aÅırı idrar), ishal veya sarımsı, grimsi veya açık yeÅil renkli ürat
Ä°nsanlarda:
Gribe benzer belirtiler, uyuÅukluk, ateÅ, göÄüs acıları, kuru öksürük, baÅ aÄrıları. Gripten farklı olarak, boÄaz aÄrısı, burun akması ve aÅırı miktarda sümük görülmeyebilir.
Kronik bulgular:
Kronik olayları teÅhis etmek daha zordur. EÄer tedavi edilmemiÅse, o, aÄır zatürree ve solunum yolu hastalıkları Åeklindeki saÄlık problemlerine yol açabilir. Bazı hastalıÄa yakalanmıŠkuÅlar ise belirti göstermezler.
- Titreme ve / veya çırpınma hareketleri
- OlaÄandıÅı baÅ pozisyonları: Opisthotonos ( baÅın üstü kısmını etkileyen nörolojik hastalıkda, kafa arkaya düÅerek geriye kadar eÄilir)
- Bacaklarda kısmi veya tam felç
BulaÅma:
Chlamydophila psittaci, dıÅkı ile ve bulaÅmıŠkuÅların burun salgıları ile dıÅarı atılır. Hastalık, genellikle, bir kuÅun veya bir kiÅinin, kurumuÅ dıÅkılardan hava yolu ile yayılan veya bulaÅmıŠkuÅların solunum sistemi yolu ile uçuÅan organizmaları soluması ile oluÅur. Etlilenmenin diÄer yolları, aÄız-gaga teması, bulaÅan kuÅların tüy ve dokularını tutmaktır. Hatta kısa süreli maruz kalmalar da bulgusal hastalıÄa yol açabilir. Bazı bulaÅmıŠkuÅlar, saÄlıklı gözükebilir ve aralıklarla organizmayı salgılayabilir. Organizmaların atımı; yer deÄiÅikliÄi, taÅınma, kalabalık ortamda tutulma, soÄukta kalma, üretim gibi stres faktörleri tarafından aktif hale gelebilir. Yüksek risk; aÅırı kalabalık ortamda bulunan, üretim salmalarında olan, petshoplarda tutulan kuÅlarda oluÅabileceÄi gibi özellikle bu ortamlara uygun karantina prosedürleri uygulanmadan eklenecek yeni kuÅlar tarafından da oluÅturulabilir.
Organizma, çevresel olarak kararsızdır ama eÄer organik enkaz (döküntü, dıÅkı vb.) tarafından korunuyorsa birkaç ay boyunca bulaÅıcı niteliÄini koruyabilir.
PapaÄanlar, cockatieller ve amazonlar özellikle hassas görünmektedirler bu konuda. Strese giren genç kuÅlar ve diÄerleri de (yeni bir eve gelen, hasta olan, yetersiz bir diyetle beslenen) aynı zamanda bu hastalık için baÅlıca hedefler olarak görülmektedirler.
Chlamydia, taÅıyıcı form olarak da görülebilir; etkilenmiÅ kuÅ davranıÅlarında ve saÄlık durumunda normal olabilir ama bakterileri dökmektedir ve ev halkı veya kafesteki diÄer kuÅlara bulaÅtırabilir. Bu, psittakozun taÅıyıcıları olarak adı çıkmıÅ, bir Åöhrete sahip olan cockatiellerde özellikle belirlenen bir gerçektir, birçoÄu saÄlıklı gözükmekte veya çok az hastalık belirtileri vermektedirler.
Psittakozdan kurtulan kuÅlar, aralıklarla en azından birkaç ay boyunca hatta daha uzun süre dıÅkısında organizma dökebilir.
Bazı görüÅlere göre taÅıyıcılar, yaÅam boyu böyle kalabilir ama her zaman diÄer kuÅlar için bir tehlike oluÅturmayabilir. Hatta etkilendiÄi bilinmeyen bir kuÅta, on yıllık bir dönemden sonra açık psittakoz durumu belirgin duruma geçmiÅ, bu süre içinde diÄer kuÅlarda da herhangi bir hastalık gözlemlenmemiÅtir. SaÄlıklı ebeveynlerin aniden ve açıklanamaz Åekilde (yuvada veya salmada) ölümleri ile gizli psittakozun varlıÄı anlaÅılmıÅtır.
TeÅhis:
KuÅlar:
Bu hastalıÄa yakalandıÄından Åüphelenilen kuÅlarda, olması gereken kan profilinin belirlenmesi için beyaz kan hücresi sayımı yapılmalıdır. Yüksek bir beyaz kan hücresi sayımı ve karaciÄer hasarını gösteren karaciÄer enzimlerindeki yükselme chlamydia hastalıÄını iÅaret edebilir. Aynı zamanda, özellikle chlamydia organizmasının varlıÄını belirleyen veya bakteriye karÅı oluÅan ve etkilenmeyi belirleyen antikorları gösteren için birkaç baÅka kan testi daha vardır. Pozitif bir test genellikle kesindir ve güncel hastalıÄı veya yeni olmuÅ etkilenmeyi gösterir ancak gene de, negatif bir test her zaman kuÅun hastalıktan uzak olduÄunu ifade etmez ve ek olarak diÄer testler uygulanarak kuÅun saÄlıÄı garanti edilmelidir.
KuÅun fiziksel hali de hastalıÄın teÅhisinde önemli bir rol oynayacaktır.
Ä°nsanlar:
Ä°nsanlarda psittakozun teÅhisi, C. psittacinin izolasyonu veya seroloji (belirli bir mikroorganizmaya karÅı üretilmiÅ antikorların varlıÄını saptayan tıbbi kan testi) ile yapılabilir. Serolojik testler, tamamlayıcı fiksasyonu (doku ve hücrelerin mikroskopla incelenmesinde hücre içeriÄinin bozulmasını önlemek, hücreyi boyamak için hazırlamak, içerik kaybını önlemek için yapılan iÅlemler) veya immünofluoresan testlerini kapsar. Yine de, antibiyotiklerle tedavi edilen bireyler antikor geliÅtirmeyebilirler.
HastalıÄın seyri ve tedavi:
Tedavinin sonucu; bireysel olarak kuÅun türüne, yaÅına, baÄıÅıklık durumuna, tedaviden önceki hastalıÄın süresine ve tabii ki bulaÅmıÅlıÄın yarattıÄı gerilime, tedavi yöntemine ve tedaviye yanıt verme durumuna baÄlıdır. Genelde, erken teÅhis edilerek tedaviye baÅlanmasıyla daha iyi sonuçlar elde edilebilir.
Tedavi, genellikle antibiyotikler ile yapılır, bunlar Tetrasiklin veya Doksisiklin’dir, bazı yeni ilaçlar da etkilidir. Tedavi süresi, 45 gündür. Bu dönemde, antibiyotiÄin alımını, emilimini etkilediÄi için tüm kalsiyum kaynakları ortadan kaldırılır. Tek kuÅların tedavisi, günlük iki kez bir doz sıvı antibiyotik verilerek veya on günde bir enjeksiyon ile yapılır. KuÅların tutulamadıÄı sürülerde veya ayrı ayrı tedavi edilmesi gereken çok fazla kuÅ olduÄunda ilaçlı yiyecek veya su verilebilir. Klortetrasiklin (CTC) katkılı yiyecek, tek gıda kaynaÄı olabilir. Muhabbet kuÅları, kanaryalar ve ispinozlar gibi küçük kuÅlar isteyerek, ilaçlı besin ve tohumları tüketebilir. Daha büyük kuÅlar çoÄunlukla, bu yiyeceÄi isteyerek kabul etmezler. Hasta kuÅlar, yemeyebilirler ve böylece herhangi bir ilaçla tedavi uygulanamayacaktır. EÄer tohum Åeklindeki yemler, yeterince tüketilmezse, yetersiz antibiyotiksel kan düzeyleri oluÅur, chlamydia tedavisinin baÅarısızlıÄı ve devam edilen bakteri atımlarıyla sonuçlanır. Ayrıca, bakterilerin yüksek ölçüde bulaÅmaya yol açan doÄalarından ötürü, yalnızca hasta olanların deÄil kafes veya salmadaki bütün kuÅların tedavisi Åarttır.
Kontrol
Sürü halinde kuÅ yetiÅtiriciliÄi yüksek standartı önemlidir. Toz bulutlarından kaçınılmalı, organizma karÅı iyi havalandırma yapılmalı ve organizma için süzücü bölmeler konulmalıdır.
Karantina: Bütün hasta kuÅlar ayrı tutulmalıdır. Hasta kuÅların insanlarla temasları mutlaka minimum düzeyde tutulmalıdır. Katı karantina teknikleri uygulanmalıdır.
Ãevre temizliÄi: Kafes ve salmalar ile çevre ve malzemeler tam olarak temizlenir ve dezenfekte edilir. Kuaterner amonyum dezenfektanlarının bakterilere karÅı çok etkili olduÄu kanıtlanmıÅtır. (A-33, Barquat, Cetylcide, Floquat, Hitor, Merquat, omega, Parvosol, Quintacide, Roccal, Zefiran gibi). Kafesteki ve ortamdaki tüy tozlarının dolaÅımını minimuma indirgeyecek biçimde engelleyin.
Test etme: Ä°shal, aÄırlık kaybı veya solunum problemleri gibi bulguları gözlemleyerek kuÅları test etmek bu hastalıÄın tedavi sürecinde gereklidir.
Tedavi: Veteriner hekim, 45 gün boyunca Doksisiklin veya uygun gördüÄü baÅka bir ilaç ile hasta kuÅları tedavi edebilir.
Ä°nsan hastalıÄı: Ä°nsanlarda herhangi bir grip benzeri bulgu, acilen bir doktor tarafından dikkatle inceleme gerektirebilir. Tıbbi personel; psittakoz Åüphesi veya tedavisi hakkında uyarılmalıdır. Ä°nsanlardaki psittakoz tedavi edilebilir ama uygun bir tedavi yöntemi kullanılmadıÄı takdirde ciddi problemler geliÅebilir.
ÃZET OLARAK PSÄ°TTAKOZ NEDÄ°R ?
BaÅta papaÄanlar olmak üzere bir çok evcil kuÅta bulunabilen bir cins bakteri insanlara geçerek ateÅli bir solunum yolları enfeksiyonuna neden oluyor.
Tıp dilinde psittakoz adıyla bilinen hastalık insanlara daha çok papaÄan ve benzeri kuÅlardan bulaÅtıÄı için halk arasında papaÄan hastalıÄı ismiyle tanınır.
Hastalık, daha seyrek olarak güvercin, tavuk, hindi, ördek… gibi baÅka kuÅ ve kümes hayvanlarından da geçebilir.
PapaÄan hastalıÄının özellikle son 20 yılda daha fazla görülür olması, bir yandan papaÄan ve benzeri kuÅların giderek daha çok beslenmesine ve hastalıÄın daha iyi bilinmesine, diÄer yandan da tanı olanaklarının kolaylaÅmasına baÄlanmaktadır.
ÃOK KOLAY BULAÅIYOR
Hastalık etkeni olan bakteri, kuÅların burun salgılarında, doku ve tüylerinde bulunur, ama mikrop taÅıyan kuÅlarda her zaman belirgin bir hastalık durumuna da rastlanmaz. Bazı kuÅlar daha keyifsiz, iÅtahsız ve uykuya meyilli olabilirler. Hastalık, insanlara hemen daima havaya karıÅan bakterilerin solunmasıyla bulaÅır. KuÅların gagalama ve ısırıklarına baÄlı bulaÅma son derece nadirdir. HastalıÄın bulaÅması için kuÅlarla uzun süreli temas etmiÅ olmak Åart deÄildir. Mikrop taÅıyan kuÅların bulunduÄu ortamlarda birkaç dakika kalmak bile bulaÅma için yeterlidir. Ä°nsanlardaki hastalıÄın aÄırlıÄı, temasın süresi ve yakınlıÄı ile ilgili deÄildir, ama hastalık belirtisi gösteren kuÅların daha fazla mikrop saçtıkları da bilinmektedir. Kümes ürünlerinin yenmesiyle bulaÅma olmaz.
ATEÅ VE ÃKSÃRÃKLE BAÅLIYOR
Ãst solunum yollarından vücudumuza giren mikrop kan yoluyla tüm dokulara yayılır ve en çok da akciÄer, karaciÄer ve dalakta yerleÅir. PapaÄan hastalıÄı çok farklı tablolarda karÅımıza çıkabilmektedir. 7-14 günlük bir kuluçka dönemini takiben aniden titremeler ve 40 dereceyi geçen yüksek ateÅle baÅlayabileceÄi gibi, 3-4 günlük sürelerde yavaÅ yavaÅ yükselen bir ateÅle de ortaya çıkabilir. Birçok hastada kuru bir öksürük vardır, bazıları da zaman zaman kanlı da olabilen balgam çıkarabilirler. Bazen göÄüs aÄrısı ön plandadır ve daha ziyade derin nefes alırken, öksürürken bıçak batar tarzda bir aÄrıdır. HastalıÄın yaygın olduÄu durumlarda nefes darlıÄı ve dudaklarda morarma da olabilir. BaÅ aÄrısı sık görülür. Bazen de, boÄaz aÄrısı, boyun lenf bezlerinin ÅiÅmesi gibi üst solunum yollarına ait belirtiler olabilir. Her dört hastanın birinde burun kanaması ve gözlerde ıÅıÄa aÅırı duyarlılık vardır. Hastalar yaygın kas aÄrıları ve spazmlarından da Åikayetçi olabilirler. Bu belirtilere ense ve sırtta daha sık rastlandıÄından ateÅli hastalarda menenjitle karıÅtırılabilir. Bazı hastalarda ise uykusuzluk, depresyon, huzursuzluk gibi sinir sistemi belirtileri de ortaya çıkabilir. Karın aÄrısı, bulantı, kusma, ishal gibi sindirim sistemi belirtilerine rastlanabilir. Psittakoz için tipik bulgulardan biri de hastaların % 70 kadarında görülen dalak büyümesidir. KaraciÄer de aÄrı yapmadan büyümüŠolabilir. Ayrıca, yüksek ateÅe raÄmen nabzın o kadar hızlı olmaması da tipik bulgulardan sayılabilir.
TEDAVÄ°SÄ°
PapaÄan hastalıÄı, tetrasiklin sınıfı antibiyotiklere çok iyi cevap verir. Tedavi, ateÅ düÅtükten ve hastalık belirtileri kaybolduktan sonra daha 7-14 gün sürdürülmelidir. Tetrasikline alerjisi olanlara eritromisin verilebilir.
Kaynak: muhabbetkuscusu.com, brkkrm.tr.gg